tam bir afetti

Evet yanlış okumadınız ben ismini dahi ediğim ve ilk defa, rüzgarlı bir günde eteğinin altındaki saklı hazinesini görme şansına eriştiğim nefis, dolgun bir sarışının götüne aşık oldum…Onunla ilk kez Yeşilyurt Spor Kulübünde tenis oynamaya, daha doğrusu tenis oynama bahanesiyle ter atmaya, form tutmaya gittiğim bir gün karşılaştım.Sapsarı, dalgalı saçları, bakımlı ve kendisine yakışan makyajlı yüzü, dolgun kalçaları ve biçimli vücudu ile muhteşem görünüyordu. Ben elimdeki spor çantam ve tenis raketleriyle otomobilimden indiğim sırada o da arabasını park etmiş, otomobilinin bagajını karıştırıyor, bir şeyler arıyordu. O sırada onun kaçamak ve şuh bakışıyla benim arzu ve beğeni dolu bakışım karşılaştı ve heyecanlandığımı hissettim. Bu heyecan masum bir aşkın ilk heyecanı değildi elbette, bu heyecan sikimi bir kalas gibi havalandıran, ihtiras ve birleşme arzusu dolu bir sikiş heyecanıydı.Kısa bir süre yani birkaç saniye kadar göz göze kaldıktan sonra bakışlarını yeniden bagajda aradığı şeye kaydırdı ama bu sırada bagajın içine doğru eğilerek ve adeta dömelerek kıçını geriye uzattı ve cinsel yaklaşmaya hazır bir pozisyonda işine koyuldu.Her hareketiyle kıçı ve öne sarkan memeleri titreşiyor, sağa sola sallanıyor, kloş ve diz üstünde kalan eteği yukarılara doğru sıyrılıyordu. Çok geçmeden etek nerdeyse kıç yuvarlaklarına kadar sıyrılmış, delirtici kalçaları tüm tazeliği ve pürüzsüzlüğü ile ortaya çıkmıştı, işini tamamlayıp elinde bir spor çantası ve tenis raketiyle bagajı kapattığı zaman ayakta duran bir dişilik abidesi gibi görünüyor, adeta aklımı başımdan alıyordu…. Bu güne kadar hiç böyle bir şey yaşamamıştım ve yaşayabileceğimi hayal dahi etmiyordum. Henüz iki senelik evliydim ve bir yaşında bir çocuğumuz vardı. Kısa bir süre bunları düşündüm ve sonra gözüm elimdeki alyansa takıldı. Alyans fikri karşımdaki seks ilahesinin de evli olup olmadığı düşüncesini aklıma getirdi ve hemen sol eline göz attım ne yazık ki o da evliydi… Ben bunları düşünürken sarışın afet yavaş yavaş yürümeye koyulmuş, soyunma odalarının yolunu tutmuştu. Ben de peşi sıra ve bilinçli bir izleme amacı güderek yürümeye başladım. Bu nefis kadının attığı her adımda tüm bedenini unutturacak kıçı ön plana çıkıyor, külodunu ve eteğini yırtarcasına zorlayan dolgun ve yuvarlak kalçaları sağa sola oynaşıp duruyordu. Bu sırada, rüzgarın azizliği mi desem bilemiyorum, harika bir şey oldu ve ani bir esişle ortalığı toza bulayan rüzgar benim harika kadınımın minik ve bol kloş eteğini havaya kaldırdı.Belinden yukarıya doğru tamamen havaya kalkan ve tüm vücuduna yapışan eteğinin altında her hangi bir iç çamaşırı yoktu ve çırıl çıplak kalçaları, nefis kasıkları, yusyuvarlak götü tüm sikleri kaldıracak kadar iri ve mükemmel görünüyordu.Bu kısacık şanslı saniyeler sırasında bembeyaz kasıklarının kılsız ve traşlı olduğunu gördüm, üstelik solaryum yanığı bedeninin kıç bölgesinin bir ip tanganın kapatabileceği kadar kısmının bembeyaz parladığını da görebilmiştim. Çok geçmeden rüzgara hükmetmeye başlayan şınım, eteklerini elleriyle yerine indirmiş, sol eliyle cinsel organına yani kasıkları bastırırken sağ elini de arkaya uzatmış, geniş ve yumuşak belki de sert popo yuvarlaklarına bastırarak çıplak kıçını ve alt tarafını saklamayı becermişti. Bu sırada şiddetini arttıran rüzgar sağ ve sol kalçalarının yan taraflarını soymaya çalışıyor, eteğiı boşta kalan iki kenarı yukarılara doğru havalanıyordu. Havanın bulutlarla kararmış ve toz toprakla karışık rüzgarın başedilemez bir safhaya gelmesi üzerine ikimizde koşar adımlarla kendimizi arabalarımıza attık. Soluklarımızı düzene sokmaya çalışırken bir yandan da birbirimizi gözlüyor, açıkça kolaçan ediyorduk. Cesaretimi toparlayarak gülümsediğim zaman o da gülümsedi ve selamlaştık… Rüzgar tamamen hızını kaybettiği zaman arabanın sağ camını açtım ve o da kendi tarafındaki camı araladı. O sadece şunu söyledim; “Yarın akşam saat 18.00de Holidaylnn otelinin lobi katı da bulunan kahve salonunda buluşalım.” Ertesi akşam gerçekten de otelin cafı sinde buluşmuş laflıyorduk. Üzerindeki seksi gece kıyafeti dolgun memelerini ve yuvarlak, kocaman götünü ön plana çıkartmış, onu kat kat seksi yapmıştı. Kahvelerimizi yudumlarken sadece bu nefis kadının göt yuvarlaklarını düşünüyordum. Olayı fazlaca uzatmaya niyetim yoktu, ikimiz de evliydik ve burada 17 yaşın aşkını yaşam için bulunmuyorduk. Ona Ataköyde dairem olduğunu ve bir şeyler içmek için gideceğimizi söyledim; evet anlamında başını salladı. Evdeydik ve ona “Götüne has olduğumu” söylüyordum. Bana; “Kocamda çok beğeniyor ama ona arkamdan yaptırmıyorum.,”dedi ve ekledi; “Sana da arkamdan yaptırtmam” Yalvarıp yakarmalarım kar etmedi, ancak ellememe, öpüp yalamama, sıkmama ve ısırmama, hat hafifçe tokatlamama izin veriyor ama onun içine giremiyeceğimi söylüyordu. Mutfaktaydık ve hemen soyunduk. O ayakta dururken ben arkasında diz çöktü ve hiç beklemeden iri butlarının arasındaki minik pembe deliğini öpe ısıra yalamaya koyuldum. Kıç deliğine vakum yaptıkça inliyor, kıçını iki yana kıvırıyor, bazen suratıma yapıştırıyordu… Hayatımda bu kadar güzel ve nefis kokan göt görmemiştim. Karımın götü de güzeldi ama böylesine olamazdı. Resmen, ismini veremeyeceğim bu kadının götüne aşık olmuştum.Onu götünden yapmak hariç her şeyi yapabilirdim ve yapıyordum da. Bana istediği bir pozisyonda götüne otuz bir attırtabileceğini ve bu pozisyonu seçmemi söyle diği zaman ona masanın üzerine çıkıp diz çökerek oturmasını ve kıçını geriye çıkarmasını söyledim. Görüntüsü mükemmeldi ve sikim taş gibi olmuştu. Bir süre götün izledim ve okşadım. Daha sonra sikimi sürterek sıcaklığını ve götünün yumuşaklığını hissetmeye çalıştım. Daha sonra inanılmaz bir vahşetle otuz bir atmaya koyuldum Çok geçmeden kıçına boşalmaya titreyerek çığlık atmaya başladım. Kadının iri göt spermlerle bembeyez ve yapış yapış olmuştu. Sikim hala dimdikti ve bana “Spermleri sikine bulaştır ve vajinama sok” diye inliyordu, inmeyen sikimi spermle bulayip sıcak ve daracık amma yerleştirdiğim zaman ikimiz de çığlık çığlığa çırpınmaya başladık. Ben sandalyede oturuyordum ve o benim kucağımdaydı, saat 23.00e geliyordu… Kadının bir saat kadar zamanı vardı ve ben bunu değerlendirmeliydim…Bu bir saatlik süre boyunca sadece ve sadece bu güzel götlü kadının arkasıyla inanılmaz güzellikteki göt yanaklarıyla, minik kıç deliğiyle ilgilendim. Sık sık avuçları mm arasına aldığım bu muhteşem daireleri hamur gibi yoğuruyor, parmaklarının ara sında çekiştirerek adeta kanatıyordum. Yer yer ağzımla da tadına baktığım kıç deliğini dişlerimin arasında eziyor, canını yakarak ısırıyordum. Ben, onun kıçıyla ilgilendikçe zevkten kendini kaybediyor; “yala beni, yala beni”! diye çığlığı basıyordu.En az üç kez kıç deliğinin üzerine boşaldım ve yapış yapış bir görünüm alan kıç deliğini parmaklayarak, spermlerimi deliğin içerisine sokmaya çalıştım. Orta parmağamı sperm sıvılarının yardımıyla göt deliğinin içerisine koyarken kendisini tamamen bırakıyor, kapıp koyuveriyordu. Tüm uğraşmalarıma, zevke getirmelerime ve yalvarıp yakarmalarıma rağmen bana götten vermeye yanaşmadı.Bir saatlik kısacık süre de göz açıp kapayana kadar geçmiş ve alel acele hazırlanmaya başlamıştık. Onu kapıdan uğurlarken bana, “Bir dahaki sefere arkamdan vereceğim”!.. Belki kocamda izler bizi dedi…

Bir cevap yazın